Ağustos 26, 2012

Ekrem transferinin ardından...


Geçen sezon orta sahada sadece Ersin ve Cabir'in eline (daha doğrusu ayağına) bakıyorduk bu sene o yönden daha iyi konuma gelineceği aşikar. Muhammed Emin, Oktay Gümüş, Cabir ve Ekrem'in o bölgedeki rekabeti hem başarıyı getirir hem de lig ve Türkiye Kupası için iyi bir dönüşümlü kadro şansını verir hocaya. Ancak bir de öteki boyutu var işin; tam verimli zamanında ve tam kendini göstereceği lig olan Üçüncü Lig'de bu sezon Muhammed Emin Bayoğlu'nun az forma şansı bulması hiç iyi olmayacak. Bir de Muhammet Fettahoğlu vardı, bu ne iş yapacak? Takımdan gönderilmesi gereken birkaç yeni transfer var diye düşünüyorum.. Muhammet Fettahoğlu ve Turan Ekici olabilir bunlar.

Defans kuvvetli, orta saha da çok üretken olacak gibi görünüyor, Taşkın Güngör'ün arzusu bu yönde gibi..

Ayrıca geçen sezona nazaran bu sezon daha genç ama daha tecrübeli bir takım oluşturuldu. Geçen sezonun başında 28 yaşındaki Emre Çelik'in 39, 24 yaşındaki Ferhat Yayla'nın 14, 24 yaşındaki Murat Şahin'in 19, 27 yaşındaki Halil İbrahim Odacı'nın 31, 23 yaşındaki Volkan Serim'in 21 (...) maçlık profesyonel kariyeri varken bunlarla lige başlandığı düşünülürse, bu sezonki yeni transferlerimizden 22-23 yaşında olmalarına rağmen neredeyse 100 maçlık tecrübesi olan futbolcular var, Ekrem Sütçü de bunlardan birisi.. Ayrıca Ekrem'in Doğu'nun "iklimine" alışık olması da hoş bir avantaj.

Yaş olarak tecrübeli olup kontenjan dolduracağına kariyer olarak tecrübeli ve Üçüncü Lig'i bilen genç  futbolcuların takıma kazandırılması daha mantıklı gibi geliyor bana.

Ve bir husus daha var; Üçüncü Lig "savunma" ligidir. Futbolda İtalya liginin karakteri, Türkiye'de Üçüncü Lig'de bulunuyor. Sert ve defansif futbol ağırlıklı oynuyor takımlar. Geçtiğimiz sezon bu ligde şampiyon olan takımlara da bakın, öyle ahım şahım ofansif futbol takımları değildi, Nazilli Belediyespor haricinde.. Çoğusu maçlarını son dakikalarda attığı gollerle zar zor kazanabilen takımlardı (en çok gol atan İnegölspor da dahil). Yani iş ofans oyunuyla değil, savunma ve orta sahanın ofansa katkısıyla oluyor.. Orta sahanın kilit oyuncuları ve defansın rakip hücumculara karşı dirayeti ve yıldıran futbolu fiziksel üstünlüğü size kazandırıyor, golü bulmanız da bu çalışmanın etkisiyle forvetlerinize ve ileriye doğru bindiren sağ ve sol açık oyuncularınıza kalıyor..

Taşkın Güngör bunun farkında ve takımı buna göre kuruyor benim görebildiğim kadarıyla.

Futbolu teknik-taktik olarak da sevenler şunu görür;

* Muhammed Emin Bayoğlu-Emin Bakan-Cabir-Oktay orta sahanın göbeğinde oynayan çalışkan futbolcular.
* Muhammet Fettahoğlu defansif yönlü oynayan orta saha oyuncusu.
* Ekrem Sütçü ve Turan Ekici o bölgede ofansif özellikli oyuncular. Turan Ekici oyun içerisinde sağ açığa, Ekrem Sütçü sol açığa kayabilen iki ters ayaklı orta saha oyuncusu.
* Ahmet Baykal sol açık ve oyun içerisinde forvete kayabilen bir oyuncu.
* Emrah İnanç forvet arkasında ve oyun içerisinde forvete kayabilen bir oyuncu.

Emrah Baykal transfer edildiğinde de söylemiştim; "Oyun içerisinde de birçok mevkide oynayabilen futbolcu transferleri de yapıldığından değişken ve aktif bir takım oluşturacağını düşünüyorum Taşkın Güngör'ün"..

Ayrıca hocanın idmanlarda takıma ağırlıklı olarak pas çalışması yaptırdığını da biliyoruz. Yeni savunmacılarımızdan biri geçenlerde "pas çalışmalarından artık başımız dönüyor" mealinde sözler söylemişti.. Defansa dahi çok pas yaptırılıyor, defans-orta saha koordinesinde "güzel oyun" izleterek topu ileriye aktaracak bir takım oluşturma gayretinde Taşkın Güngör..

Ben yeni hocamızın Hasan Çelik'ten daha sistematik biri olduğunu düşünüyorum. Kendisini pişirmek için özellikle profesyonel ligin en alt kademesini seçmesi de ince bir ayrıntı.

Ne söylersek söyleyelim, iş yine de transferlerle şunla bunla olmuyor, sahadaki uyumla, kaliteyle oluyor. İnşallah "bu sezon sıra bizde" dedirtebilir bu takım bize ve inşallah sezon sonunda şampiyonluk sevincini tadarız...

Fâruk Arslan/ERZURUMSPOR.NET

1 yorum:

Düşünce ve fikirlerinizi paylaşın...